II.Keşan Saros Dağ Bisikleti Festivali Yolculuğu

Aylardır beklediğimiz, benim festival tarihinden bir hafta öncesinde düğünümüz olmasına rağmen neredeyse düğün kadar heyecanla beklediğim 6-7-8 Eylül 2013 tarihindeki II.Keşan Saros Dağ Bisikleti festivali için yapmış olduğumuz Çanakkale-Keşan yolculuğumuzun, gecikmiş gibi görünen ama aslında blogumuzun ilk gezi yazısı olma ödülüne layık olan zevkli yolculuğumuz için soldaki küçük fotoğrafta gördüğünüz tüm malzemelerimizi eşim Tuğba Açar ile birlikte tur öncesinde hazırladık. Artık herşey hazırdı ve yapılması gereken tek şey sabahı beklemekti...

Sabahın erken saatlerinde yola çıkıp rahat rahat gezerek, bol bol fotoğraf çekerek yapmayı planladığımız tura Tuğba ve benim bankadaki işlerimiz sebebiyle ancak öğlen 12 sularında başlayabildik. Yolculuğumuz başlangıç noktası buluşma yerimiz olan Varol Bisikletti. Giray İlker Başaran arkadaşımız da bu turda bizimle birlikteydi...

12 feribotu ile Çanakkale'den Eceabat'a geçtikten sonra Gelibolu yönünde yolculuğumuz tam anlamıyla başlamış oldu. Tur öncesindeki birkaç gün boyunca etkisini hissettiren rüzgarın şiddeti o günkü şansımızdan pek yoktu. Aslında bisikletçilerin ortak kaderidir karşıdan esen rüzgar ama dediğim gibi o gün biraz şanslıydık...

Yol boyunca karşılacağımız onlarca tabeladan ilki ile bir hatıra fotoğrafı çektirmek için Eceabat çıkışında ufak bir mola verdik...

Saat 14 sularında Gelibolu'ya giriş yaptık ve aslında bizim için, daha doğrusu Tuğba ve benim için yolculuğun burdan sonraki kısmı biraz daha merak uyandırıyordu. Çünkü daha önce Gelibolu'dan ileriye bisikletle geçmemiştik. Gelibolu'ya geldikten sonra sola doğru dönerek Fındıklı köyü ve daha sonrasında Ece Limanına kadar uzanan turlarımız olmuştu fakat Gelibolu'dan Keşan yönüne bu ilk yolculuğumuz olacaktı. Birlikte gittiğimiz arkadaşımız Giray İlker Başaran daha önce yaptığı Çanakkale - İstanbul turunda aynı yolu kullandığı için parkurun yabancısı değildi....

Gelibolu'dan çıktıktan sonra ilk dinlenme tesisinde verdiğimiz yemek molasından sonra yüzlerimizdeki doymuş olmanın verdiği mutlulukla yolumuza devam ediyorduk...

Bu güzel yolculukta bisikletlerimizle birlikte toprağa yansıyan görüntümüzü ölümsüzleştirmemek olmazdı dedik...

Ufuk çizgisi turunculaşmaya başladıkça bizde Keşan'a yaklaşıyorduk....

Korudağı'nı tırmanırken küçük bir mola vererek, karı koca fotoğraf çekelim dedik... Giray İlker bizden daha önde olduğu içinde bu işi yapmak sol koluma kaldı :)

Korudağı'nı tırmandığımızda akşam olmak üzereydi ve artık hava serinleme başlamıştı. Fotoğrafı çektiğimiz noktada rüzgarlıklarımızı giydik, ön lamba ve arka çakarlarımızı yakarak yolumuza devam ettik, iniş yolunda en büyük şansımız ise, gidiş yönündeki sağ şeritte yol yapım çalışması olmasından dolayı yolun trafiğe kapalı olmasıydı. Bizde boş olan bu yolda bisikletlerimizi akışına bıraktık...

Keşan'a girdikten sonra kamp alanına yaklaşık 200 metre kala Tuğba ve İlker'in aynı anda lastikleri patladı. Tur öncesi DOÇEK tarafından yapılan lastik patlakları uyarısının önemini Keşan'a ayak bastığımız ilk metrelerde farketmek, önümüzdeki festival boyunca bu görüntüleri sık sık yaşayacağımızı düşünmemize sebep oldu.

Lastikleri değiştirdikten sonra, yola devam ederek kamp alanına ulaştık, yorucu yolculuğun ardından bizleri güleryüzü ile karşılayan Hakan Eşme ve DOÇEK ailesi uzun bir yolculuğun ardından evimize gelmiş gibi huzurlu hissettirdi. Kendileri hem o akşamki karşılamalarından hem de daha sonrasında gösterdikleri misafirperverlikten dolayı tekrar tebrik etmek istiyoruz. Ayrıca bisikletlerimizdeki yüklerimizi, bize el bile sürdürmeden boşaltan, çadırlarımızı hemen o anda kuran İDA Bisiklet Grubu'na ve özel olarak da Muammer Kızak, Ekrem Ceyhan ve Nevzat Göçemen abilerimize tekrar ve tekrar teşekkür ederiz...

Çanakkale-Keşan arası toplam katettiğimiz mesafe 110 km civarıydı. Biraz yorucu ama bir o kadar da eğlenceli yolculuğumuzu 2014 yılında da tekrarlamak istiyoruz...Son olarak festivalden de birkaç kare paylaşalım...